Gerçek sessizlik ne zaman başlar?


Gecenin en derin saatlerinde bile tam manasıyla bir sessizlik yoktur. Dışarıda havlayan bir köpek, evin içindeki buzdolabının uğultusu, duvardaki saatin tik tak sesleri... Peki, sessizlik aslında ne demektir? Dışarıdaki yoğunluğun azalması mı yoksa beyninin içinde düşünmeyi bırakmak mı?

Fiziksel sessizlik mi sessizliktir, zihinsel sessizlik mi?

Gecenin geç saatlerinde olduğumuzu ve dışarıdaki araba seslerinin fazlasıyla azaldığını, insanların seslerinin tamamen kesildiğini düşünelim. Gözünüzü kapattığınızda fazladan olan bu gereksiz gürültüler yok. Kafanızı dinlemek istiyorsunuz, başınızı yastığa koydunuz. Dışarıdan gelen yüksek sesli gürültüler yok. Yalnızca boş bir sessizlikte dikkat edilen ve duyulan baştaki saydığım sesler var. Uyumak istediniz ama yine olmadı değil mi? 

Olmaz... Çünkü bu sefer de devreye zihinsel gürültü girdi. Düşünceler... Sonsuz, geçmek ve bitmek bilmeyen, düşüncenin bir başka düşünceyi açtığı, sonsuz döngüyle dönüp duran o düşünceler... Kulağınızı kapattığınızda dışarıdan gelen sesleri yok denecek kadar bitirebilirsiniz ama zihninizi nasıl susturacaksınız? Onu neyle kapatacaksınız? Keşke bir düğmesi olsa değil mi, keşke kapatsan ve dursa bir anda...  Ama maalesef, elimizde böyle bir şans ve özellik yok, yani bu imkansız. O zaman ne yapmalıyız? Ben de bilmiyorum. bilsem, üzerine böyle yazmaz ve düşünmezdim. "Bu kadar şeyi neden yazdın o zaman?" diyecek olursanız, benim de buna cevabım: "Zaten ben de merak ettiğim için böyle bir konu açtım." olacaktır. 

Peki, sizce nasıl sustururuz. Nasıl biter, nasıl geçer bu zihinsel gürültü? Varsa bir fikriniz, tamamen kesecek, benimle de paylaşırsanız sevinirim ve de uygulamak isterim. Bakalım, geçecek mi... Birlikte deneyelim. 

Teşekkürler...



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SABAHA KARŞI

RAKI MASASI